Menopozda hormon tedavisini ararken "Biyoeşdeğer" kavramını arıyorsanız, epeyce "bilinçli bir kadınsınız" demektir. O zaman bu bilinci bir kademe daha ilerletelim: Menopoz deyimini bırakalım, daha modern olan "Orta Yaş Kadın Sağlığı" kavramını kullanalım.
Fonksiyonel tıbbın ana prensiplerini "Orta Yaş Kadın Sağlığı" kavramına uygulayacak olursak:
1. Beslenme (yangı oluşturan, kan şekerini hemen yükselten, işlenmiş, paketlenmiş vs gıdalardan uzak durulacak, ev yapımı, sebze ağırlıklı, tencere yemeği vs, seyrek öğünler halinde...)2. Çevresel toksinler konusunda bilgili olunacak (solunan hava, içilen su, kullanılan makyaj malzemeleri, ev içi temizlik maddeleri vs)3. Spor/Egzersiz (bedeni sağlıklı korumanın en etkili yolu)4. Uyku/Dinlenme5. Stresten korunma veya kurtulma/Gevşeme6. Doğal/Biyoeşdeğer Hormon Tedavisi
Bugün hormon tedavisi konusunda iki akım var.
1. Klasik tıp akımı: Genel olarak hormon tedavisi kullanıp kullanmama kararlarının, her hastaya özgü kar/zarar hesaplarının yapılarak verilmesini uygun görür. Modern çağ insanının kolay bulduğu hap kullanımını tercih eder. Ağızdan alınmalarında sakınca varsa jel, flaster veya implantlar şeklinde kullanılabileceğini önerir. Aralarında bir fark görmez. f-TIP ile aralarındaki en büyük yol ayırımı buradadır.
2. Fonksiyonel tıp bakışı: Vücuttaki gerçek/doğal östrojenin ve progesteronun ağız yoluyla kullanılamadığı gerçeğini temel alarak, halen piyasada bulunan östrojen ve progesteron haplarının gerçek hormonlar değil sentetik ilaçlar olduğunu öne çıkarır. Hormon tedavilerinin etkilerini inceleyen tüm çalışmaları bu açıdan doğal/sentetik şeklinde ayırarak yeniden değerlendirdiklerinde çıkan sonuçları şöyle yorumlarlar: Her iki gruptaki hormon tedavilerinin de sağlık üzerindeki olumlu yararlı etkileri vardır. Zararlı etkiler ve riskler doğal hormonlarda hiç yoktur, sadece sentetik hormon kullanımında ortaya çıkar.Bu nedenle, kullanımı çok konforlu olmasa da f-TIP, cilde sürülerek veya vaginal fitil şeklinde doğal hormon kullanılmasının hastanın gençliğinin ve sağlığının sürdürülmesinin ana prensibi olduğunu savunur.